SEM (Search Engine Marketing) Sitenizin belirli bir ücret ödeyerek arama motorlarındaki sonuçlarında da en üst kısımda yada sağ taraftaki sponsor link kısmında bulunan reklam linkidir. Kısacası hedef kitlenize ulaşmanızı sağlayan bağlantılı reklamlarıdır. SEM’in açılımı ‘Arama Motoru Pazarlaması’ denk gelmektedir, ‘Arama Pazarlaması’ ile karıştırılmaması gerekmektedir, SEM Arama motoruna yönelik uygulanan pazarlama yöntemlerinin bütününe verilen isimdir. Web’teki görünürlüğü artırmak için, daha kısa sürede sonuç almak için yapılan bir pazarlama çeşididir. Bu pazarlama türünde arama ağında hem masaüstünde hem de mobilde sonuçlarda ilk sıralarda çıkmak minimal hedeftir. Bu reklamcılıkta tıklama başı maliyet, izlenim başı maliyet, aksiyon başı maliyet vb gibi optimal çeşitler söz konusudur. Arama motoru optimizasyonlarla daha fazla verim almak için, optimizasyon(seo) kaçınılmaz bir zorunluluktur. Örneklersek SEM = SEO(Arama Motoru Optimizasyonu) + Reklam (Google, Yandex ve Bing) gibi.

En başta işletmenize verdiği hizmetlere özel ve site içeriği ile alakalı kelime veya kelime gurupları belirlenerek anahtar kelime stratejisi belirlenir. Bu kelimeler ürüne, hizmete veya slogana göre yönelik olabilir. Daha Sonrasında kullanıcılar anahtar kelimelerinizden birini kullanarak arama motorlarında arama yaptığında, reklamınız arama sonuçlarının en üstünde veya belirlenen özel alanda çıkmaya başlar. Kullanıcılar, reklamınızı tıkladıktan sonra web sitenize yönlenir ve bir satın alma işlemi yapabilir ve/veya sizinle ilgili daha fazla bilgi edinebilir.

Coğrafi konum, görüntülenme dilleri ve pazarlama stratejimize göre istediğiniz sonuçları alana kadar reklamlarınızı bütçemize göre düzenleyip ayarlayabiliriz. Belirli bir rakamda harcama gerekliliği veya zaman taahhüdü yoktur. Tıklama başı maliyet seçeneğiyle yalnızca reklamlarınız tıklandığında ödeme yaparız. SEM için ödeyeceğiniz tutarı sadece siz belirlersiniz. Örneğin, reklamınıza beş TL’lik bir günlük bütçe ve her tıklama için on kuruşluk bir maksimum maliyet belirleyebilirsiniz.

Sosyal medya pazarlaması (social media marketing) aslında geleceğin en etkili pazarlama yöntemlerinden birisidir. Sosyal Ağlar (Facebook, Twitter, Linkedin, Google Plus, flickr vb.) üzerinden yürütülen pazarlama stratejilerinin bütününe sosyal medya pazarlaması diyebiliriz.

Ürününüzü ya da hizmetinizi sosyal medya siteleri, ağları üzerinde tanıtılması ve satışlarının yapılması, marka bilinirliğinin artırılması, kampanya ve haberlerin duyurulması ve dikkat çekilmesi için yürütülen pazarlama yöntemidir.

Geleneksel medyada hedef kitleye ulaşım ölçümleri, sınırlı sayıdaki denek üzerindeki yapılabilirken, sosyal medya ve internet pazarlamalarında bu ölçüm nerdeyse birebir yapılabilmektedir. Pazarlama iletişimi, akıllı telefonlar, bilgisayarlar, pad cihazları gibi internet ulaşım araçlarıyla çift yönlü ve anlık olarak izlenebilmektedir.

Bu yeni medyanın pazarlamaya getirmiş olduğu ölçülebilirlik, interaktif pazarlama, müşteri ilişkileri gibi çalışma alanlarına bir çok yenilikler getirmiştir.

Ülkemizde bulunan internet kullanıcı sayısının 50 milyona, online alışveriş yapanların ise 32 milyona ulaştığını düşünür isek, şirketlerin pazarlama faaliyetlerini internet ortamına taşımalarının ne kadar kaçınılmaz bir durum olduğunu görebiliriz. Gün geçtikçe internet pazarlaması olmadan ticari faaliyet içerisinde tutunma daha da güç hale gelmektedir.

E-Posta Pazarlaması (E-Mail Marketing), bu pazarlama faaliyetlerinin temelini oluşturmaktadır. Uzun zamandır ticari faaliyette olan şirketler günümüz teknolojisini yakından takip etmediği için, iş azlığını genel olarak piyasa şartlarına ve ülke gündemine bağlasalar da, rakip firmaların çağdaş pazarlama yöntemlerine geçtiğini gözardı ederler.

E-Posta Pazarlamasında, en önemli husus kuşkusuz ki spam mail gönderimidir. Eğer kalitesiz ve genel güvenlik şartlarını karşılamayan bir sunucu üzerinden mail gönderimi yaparsanız, sonuç olarak gönderdiğiniz mailin ‘Gereksiz Klasör’ içine düşmesi çok şaşırtıcı olmayacaktır. Markaların yolladıkları e-postaları daha fazla kullanıcıya ulaştırabilmeleri için kesinlikle işini bilen bir firma ile bu yola çıkmaları gerekiyor.

SMS Pazarlaması (SMS Marketing), firmaların ürün ve hizmetlerini kullanıcılarına SMS yoluyla ulaştırarak satışlar yapması ve ürünlerini belirli çevrelere tanıtarak potansiyel müşteri kitlesi oluşturmasıdır. SMS Pazarlaması (SMS Marketing), doğru strateji, zaman ve ürün kombinasyonu sağlanarak yapılmalıdır.

Unutulmamalıdır ki SMS pazarlaması izine dayalı bir pazarlama faaliyetidir. SMS Pazarlaması, ülkemizde yürürlüğe giren yeni E-Ticaret kanunu ile SMS pazarlaması yapmak ilk bakışta daha zorlaşmış gibi gözükse de, SMS pazarlamasını kötüye kullanan kişi veya şirketlerin azalması ile, bu pazarlama yöntemini doğruya kullananlar için daha avantajlı hale gelmiş oldu. SMS kampanyaları doğru takip edilmeli ve hedefe yönelik olmalıdır. Örnekleme yapar isek;

Ahmet bey sitenizden bir adet matkap alıyor ve aynı IP adresiyle sitenizde diğer yapı malzemeleri ürünlerini geziyor, siteniz doğru bir çerez toplama sistemi ile çalışıyor ise Ahmet beyin ilgi alanlarını keşfetmişsiniz demektir. Ahmet bey bundan sonraki süreçte sizin yapı malzemeleri kategorinizden SMS kampanyaları alacak doğru müşteri gurubuna girecektir.

Online satış ortaklığı, ürünlerini (fiziksel veya dijital hiç fark etmez) daha fazla satmak ve pazar payını genişletmek amacıyla pek çok firmanın kullandığı bir çeşit pazarlama stratejisidir. Siz, ürünlerini satış ortaklığı sistemiyle pazarlamak isteyen bir firmanın web sitesine veya doğrudan binlerce ürünü bir arada bulabileceğiniz affiliate ağlarına üye olursunuz ve size verilen özel reklam linkleri üzerinden tanıtım çalışmaları yaparsınız.

Bu özel linkler sizi tanıyan kodlar içerdiği için bunlar üzerinden gerçekleşecek her başarılı satış, size belli oranlarda komisyon kazandırır. Satış ortaklığı günümüzde pek çok firmanın pazarlama stratejisinde yer alan çok yaygın bir online ticaret modelidir. Bu sistemde firmaların çıkarı; daha fazla satış ve tabi ki daha büyük pazar payı olarak açıklanabilir.

Bireysel girişimciler için ise, sermayesiz olarak işe başlama fırsatı ve minimum risk ile en çok kazandıran internetten para kazanma yollarından biri olması büyük ilgi görmesine vesile oluyor.

Dijital pazarlamanın en önemli ayaklarından biri olan e-bültenler, reklam verenlerin kampanya, ürün ve hizmetler hakkında potansiyel müşterilerini haberdar etmek için en sık başvurdukları yollardan biridir. Üstelik bu bültenlerin açılma oranlarına paralel olarak dönüşüm oranlarını artırdığı da bilinen bir gerçek.

E-Bülten pazarlamada başarı oranınızı etkileyecek önemli bir unsur e-bülten çalışmanızın kalitesidir. E-bülten çalışmaları hazırlanırken yapılan hatalar e-bülten pazarlamasından alacağınız verimi yüksek oranda etkileyecektir.

Hazırladığınız tasarımın genişliği optimum değerini geçmemelidir. Önemli içeriklerde, başlıklarda ve linklerde kesinlikle resim kullanılmalıdır. Karışık tablo yapısından kaçınarak mümkün olduğunca basit bir tablo taslağı oluşturulmalıdır. Eksik tablo etiketleri ya da gereksiz etiketlerle doldurulmuş kötü html yapısı e-mailin spam filtresine takılmasına yol açar. Kullanılan resim dosyaları web sitesi sunucunuzdan çağırmalı ve linklerini de mutlaka https protokolunu desteklemesi gerekmektedir. Bu sebeple hazırlanmış tasarımı HTML kodlama ve optimizasyon desteğiyle e-bülten gönderimine uygun hale getirmek gerekir.

Mobil uygulamada tasarım, aslında daha geniş bir sürecin küçük bir bölümü. Mobil uygulamanız mükemmel bir tasarıma, kullanıcı dostu bir arayüze sahip olabilir. Ancak bunlar başarıya ulaşmada kendi başlarına yeterli mi? Daha fazla kullanıcıya ulaşabilmek için pazarlama stratejilerinizi oluşturdunuz mu?

Mobil uygulamaların promosyonel çalışmalarında, birden fazla kanalın stratejik ve eşgüdümlü bir şekilde kullanılması önem taşıyor. Kullanıcılarla etkileşim halinde olmak ve sürekli geribildirimlerle uygulamanızı “canlı” tutmak önemli. Mobilde sadakat ve sürdürülebilirliğin sağlanması için atılması gereken en kritik adımlar ise tanıtım ve pazarlama.Mobil uygulama pazarlaması uzun ve özveri gerektiren bir süreç.

AppStore ve Google Play uygulama marketleriyle iletişime geçmek, aslında çok da zor değil. AppStore ve Google Play gibi öncü aktörler ile iş birliği içerisinde hareket etmek, mobil uygulamanızın “önerilenler” arasında yer almasını sağlayabilir. Uygulama marketlerde bir anlamda “vitrinde” yer alan bu tür uygulamalar, kullanıcılar tarafından daha sık indirilip deneniyor.

Bu platformları hem destek, hem de kullanıcı tarafında değerlendirmek; uygulamanız ile ilgili yorumları takip etmek, uzun vadede başarılı bir mobil pazarlama stratejisi oluşturmanıza yardımcı olabilir.

Mobil uygulamalar genellikle belirli bir indirme sayısının ardından uygulama marketlerinde vitrine çıkabiliyor. Dolayısıyla başlangıçta biraz reklam desteğine ihtiyacınız olacağını düşünebiliriz. İlk aşamada, Facebook gibi çok sayıda kullanıcıya ev sahipliği yapan sosyal ağların mobile özel reklam hizmetlerinden yararlanmak faydalı olabilir.

Ayrıntılı hedefleme ile ilgi alanları doğrultusunda birçok kullanıcıya ulaşabilirsiniz. Reklam verdiğiniz kadar, uygulamanıza reklam almayı da düşünebilir; bunu kısa veya uzun vadeli bir gelir modeline dönüştürmeyi de düşünebilirsiniz.